İLK GÖZAĞRISI

Gülçin Tüzel Dokur | 22/03/2018

Eskiden savaşlar daha sık olurdu.Hemen hemen her cephede, her köyün her hanesinden evlatlar, kocalar, nişanlılar, yavuklular askere giderdi.Bu biçare insanlar vatanını, milletini, dinini muhafaza için cepheden cepheye koşan yiğitler için elbette gurur duyarlarmış ama gözyaşı dökmeden de duramazlarmış.Öyle ki ağlamaktan göz pınarları kururmuş.Gözleri çapaklanır ve ağrırmış.

Birbirleriyle konuşurlarken o zamanın terbiyesi icabı;

Senin yavuklun, senin kocan diye soramaz, diyemez utanırlarmış.Benim göz ağrımdan hiç mektup gelmiyor, seninkinden haber var mı diye sorarlarmış.En çok sevdiğimiz, ilk gördüğümüz ,bizim için birinci olana hep ilk göz ağrımız deriz.

İlk çocuğumuza, ilk torunumuza, ilk sevdiğimize ilk göz ağrım...Ne kadar derin anlamı var değil mi?