KAHVENİN HİKAYESİNİ NEDİR?

KAHVENİN HİKAYESİNİ NEDİR?

Gülçin Tüzel Dokur | 08/11/2017

Kahve kelimesi arapçada ‘’ÇEKİRDEĞİN ŞARABI ‘’anlamına gelir.Gelin bu hafta kahvenin doğuşunu ,hepimizin vazgeçilmez bir keyif içeçeği olan hikayesini öğrenelim.



Kahvenin kökeni araştırmacılar tarafından 14. yüzyıl başlarında Güney Habeşistan'dan tüm dünyaya yayıldığı şeklinde .


Tarihi kaynaklara göre Etiyopya' da (Habeşistan) Khaldi isminde bir çobanın güttüğü keçi sürüleri bir ağacın meyvelerini yedikten sonra fazla canlanıyorlarmış. Çoban bu durumu Yemen asıllı, Şazilli isminde ünlü bir dervişe anlatmış. Derviş kahve ağacının meyvelerini kaynatarak içmiş ve kendisi de canlandığını hissetmiş. İşte o günden bu güne kadar gelen kahve, keçilerin ve dervişin sayesinde önemli bir içeceğimiz oluvermiş.

Doğu Afrikalı kabileler kahve meyvelerini öğüttükten sonra hayvansal yağlarla karıştırıp pestil haline getiriyormuş. Yuvarlanıp top biçimi verilen bu besini de savaşçılarına enerji vermek için kullanıyorlarmış.

Kahve, ünüyle birlikte hızla Arap Yarımadası‘na yayılmış ve 300 yıl boyunca Habeşistan’da keşfedilen yöntem ile içilmeye devam etmiştir. 14. yüzyılda ise yepyeni bir keşif ile ateşte kavrulan kahve çekirdekleri, ezildikten sonra kaynatılarak içime sunuldu. ahve’yi ilk olarak işleyip içmeye başlayan Yemen’deki sufi tarikatıdır. Buradan 1470’li yıllarda Aden’de, 1510’da Kahire’de 1511’de Mekke’de görülmüştür.


KAHVE,YEMEN,HABEŞ,

Osmanlı’ya kahvenin, Yavuz Sultan Selim'in Mısır'ı fethinden sonra getirildiği düşünülmektedir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde Yemen Valisi Özdemir Paşa tarafından İstanbul'a getirilmiştir.

Kahvenin ilk içimi hikayesini sona sakladığımız Sheik Abou'l Hasan Schadheli'ye dayandığı düşünülüyor. Kahvenin çekirdeğini çok sert bulan Sheik Abou'l Hasan Schadheli, kahveyi önce kavurmuş ancak çekirdek daha da sertleşmiş. Ardından suda kaynatarak yumuşatmak istemiş. Böylece ilk kahveyi içen adam olmuş.

Dünya genelinde kahvenin keşfi ve ilk içimine dair pek çok hikaye olsa da yapılan araştırmalar doğrultusunda kahvenin Arap yarımadasında tüketildiği düşünülmekte.

Yemen'in Mocha sahilinden önce Mısır ve Kuzey Afrika'ya hareket etmiştir kahve. 16. yüzyıla gelindiğiyse kahve artık Türkiye'ye, Ortadoğu'ya ve İran'a ulaşmıştır. Kahvenin Avrupa'ya yayılımı ise 1554 yılında İstanbul'da ilk kahve dükkanının açılmasından sonra olmuştur.

Yemenli sufiler tarafından gece boyunca dua edebilmeleri için kullanılan kahve, Orta Doğ'ya yayılmasıyla birlikte farklı bir anlam kazanmıştır. Artık kahve bir keyif içeceği haline gelmiştir. Osmanlı Devleti zamanında da kahvenin içilebilir bir şey olduğuna dair fetva verilmiştir. Domatesin ülkeye gelişinin 17. yüzyıl olduğunu hatırlarsak kahve domatesten bile önce gelip yer edinmiştir kendisine.

Türkiye'ye gelen ve o dönem yüksek olan ticaret hacmi nedeniyle diğer ülkelere gönderilmeye başlanan kahve İtalya'ya, İtalya'dan da tüm Avrupa'ya yayılmıştır. Kahve Avrupa'da gelişimini de Avusturya, İngiltere, Fransa, Almanya ve Hollanda'da göstermiştir.

Amerika'nın kahveyle tanışmasıysa 18. yüzyılda Gabriel de Clieu'nin kahve tohumlarını gemiyle getirmesiyle olmuştur. Brezilya'nın kahveyle tanışması da yine 18. yüzyılda olmuştur. Kahve artık hem yüksek oranda üretiliyor hem de yüksek oranda tüketiliyordur.

Asya'da Hindistan, Japonya Güney Kore ve Endonezya'da da üretilmeye başlanan kahve artık dünyanın farklı noktalarına ulaşmaya hazırdır.